25 Ocak 2008 Cuma

’Yalnızlığını anlat bana… ‘’



’Yalnızlığını anlat bana… ‘’

Aldım elime kalemi, boş bir sayfa buldum sen’li yazılarımın arasında…
Yalnızlığı beklemeye koyuldum,beyaz düşlerime esir olan karanlık odamda…
Geldi,sensizliğin çarpıcı boşluğunda..
Nefesim daraldı,yuttum içimde her ne varsa…
Dört duvar dillendi sessizliğimden

Sustu yakarışlar…
Taştı sessizlik içimden…
Kelimeleri karanlığa bıraktım hissedilebildiğince
Ben konuştum, ‘o’ dinledi…
Ansızın,sustum…
Sessizliğini dinledim..
Dinledikçe,
Sevdim sonu çığlık olan yalnızlığı..

Sarıldım kuytu gecelerde birtek o’na…
Ne bir şikayet ne bir bıkkınlık..
Sevdim gecelerimde,adı yalnızlık olan,sessiz çağrını…
O’na rehin bıraktım ruhumun derinliklerini..

Yine yalnızlığa alabildiğine konuştuğum bir gecede,
Hayallerim düştü gözlerimden birer birer..
Yüreğimi gördüm karanlığın en ücra köşesinde..
Lime lime oldu gözlerimin önünde..
Tutamadım..
Yetişemedim yüreğine

İşte o gece,yalnızlığa yakardım sayfalarca..
Ben konuştum..
Yine ‘O’ dinledi..

Öyle sessizdi ki..
İsyana meyilli sorularıma,cevap olamadı yalnızlığım..
O sustukça,ben haykırdım çaresizce..
Olmadı..
Sensizliğe çare olamadı…

Duvarlarım yıkıldı benliğimin üzerine..
Nefesim daraldı, bu kez acıyla…
Yutkundum,her kelimeyi yüreğime batırırcasına
Sebebim oldu,her hecesi yüreğimi yakan kelime…

Yalnızlığı,yalnızlığa anlattım gecelerimde...

Pabucu dama atılmış hayallerime ağladım karanlığın yaralayıcı boşluğunda…

Alıntı

Hiç yorum yok:

Arama Motoru